Zaman: 28 Mar 2024 15:27

Tüm zamanlar UTC + 3 saat





Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 21 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki
Yazar Mesaj
MesajGönderilme zamanı: 14 Ağu 2015 17:03 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 25 Kas 2014 21:22
Mesajlar: 552
Şehir: Sakarya&Karabuk
İsim: sabri
Araç: 2014 attrage 1.2 cvt
Meslek: öğretmen
Kan grubu: b+
Yaş: 29
Emek verip bin bir güçlükle temizlediğimiz çok sevgili arabamız, emin olun eğer dikkat etmezseniz 20 km sonra ilk kirli haline hemen dönüverir. Özellikle koyu renk araçların kısa sürede tozlanması ve kirli bir görünüme bürünmesi çok kolaydır. Bir iki saat uğraşıp şık şıkırdım çıkıyorsunuz yola, 10 dk lık bir yere gidiyorsunuz, bir bakıyorsunuz bir karış toz arabanın üstünde. Gönül istiyor ki her zaman pırıl pırıl olsun. Bunu da sağlamak biraz zor ama çok zor değil.

Özellikle şehrimiz Ankara etrafı açık kurak bir araziyle çevrili. Ne kadar inşaat az da olsa çevreden kalkan toz soluğu şehrin için de bizim arabalarımızın üzerinde alıyor. Bundan yalnızca arabasına titiz olanlar değil ev hanımları dahil herkes şikayetçi. Emin olun çoğu kişi hemen her gün toz almak zorunda. Evde işte her yerde. Diğer şehirlerde de aynı problemler var. Bizim tek şansımız Ankara’nın havasının kuru olması. Ya nemli şehirlerde yaşayanlar ne yapsın. Toz geliyor nemden olduğu gibi yapışıyor. Kuru yerlerde ise yarısı kayıp gidiyor. Dış ülkelerin birinde üç saat yağmur altında yol aldım. Vardığım yerde güneş açtı. Tır battı çıktı derken birde baktım ki pırıl pırıl. Konteynır değiştikten sonra yine dönüşte yağmur yağıyordu, dikkat ettim öndeki araçtan tertemiz su geliyordu ön cama. Toz kir namına hiçbir şey yok tertemiz. Burda beş dakika yağmur yağıyor. Havadaki yoldaki bütün toz kir arabanın üzerinde. Nerdeyse arabanın rengi değişiyor. Bu yağmur kiri ancak yıkanarak temizlenir ona yapacak bir şey yok. Ülkenin adı lazım değil. Milletçe sinir olduğumuz bir ülke milli maçtan dolayı. Dış ülkelerde dikkatimi çeken özelliklerden biriydi bu. Ama hepsinde değil. Artık aşmış ülkelerde.

Neyse konuyu dağıtmayalım;

Hemen bir adet eski yüz havlusu ediniyorsunuz. Evde eskimiş bir havlu mutlaka vardır. İki litre kadar lamba gazı alıyorsunuz. Hani eskiden elektrik kesintilerinde kullanıyorduk ya, kokusundan hemen tanırsınız. Diğer adı da gaz yağıdır. İmkanlara göre değişir, ben bunu beş litrelik su şişesinde yapıyorum. Geniş ağızlı bidonda olabilir. Havlunun bir köşesinden ip bağlamak için delik açın ve şişenin dibinden dışına kadar ulaşabilecek sağlam bir ip bağlayın. İp naylon çamaşır ipi olursa iyi olur. Gazın içerisinde eriyip kaybolmaz. İki litre gaz yağını şişeye boşaltın, havluyu ip dışarıda kalacak şekilde kıvırıp şişenin ağzında geçecek şekilde içine salın. Havlu tamamen girdikten sonra dışarı sıçramayacak şekilde çalkalayarak havlunun gaza batmasını sağlayın. İpin kuru diğer ucunu şişenin ağzına bağlayıp mümkün olduğu kadar kapağını kapayın ki bulunduğunuz ortamı kokutmasın. Şişeyi iki gün unutun. Arada bir gidip çalkalayın ki havlu gazı iyice çeksin içine. Üçüncü günün başında daha önce bahsetmiştim arabaya eldiven koyacaktınız ya işte o eldivenleri kullanarak ipin yardımıyla havluyu çıkarmadan önce bir tanede yanınızda huni bulundurun ki havluyu şişeden aldıktan sonra havlunun üzerinde ki gazı içine rahat sıkabilesiniz. Gazınızın kapağını kapatarak saklayın ileride sık sık lazım olacak. Havluyu sıktıktan sonra üzerindeki ipi çözüp güneş gören bir yere ipe serin. Onun kuruması da eğer güneşi uzun süre görüyorsa iki yada üç gün sürer. Arada bir çıplak parmağınızla kontrol edin. Eğer parmağınız ıslanıyorsa kurumamış demektir. Parmağınızın ıslanmadığı gün kurumuş demektir. Nemli bile olmayacak yoksa arabanın üzerinde iz bırakır. Tamamen kuruduğundan emin olduktan sonra yeni yıkayıp kuruladığınız arabayı (su damlası bile olmaması gerekiyor) Yukarıdan aşağıya bir kez hafif olarak ön cam hariç her yerini silin. Üst parçalardan sonra arada bir havluyu araçtan uzak bir yerde silkeleyin. Silme işlemi bittikten sonra havluyu tekrar silkeleyerek bir migros yada Tansaş poşetine koyarak ağzını hava almayacak şekilde bağlayın. Tabi ki silme işlemini yaparken eldivensiz yapmayın, yoksa eliniz sizi rahatsız edecek bir ölçüde gaz kokusuna sahip olur. Aklınızda soru işareti oluşmuş olabilir. Niye sıkı sıkı poşeti bağladık. Bunun sebebi havlunun havayla temasını keserek, havlu üzerindeki gazın terlemesini sağlamak. Bu ter sayesinde bir sene boyunca günde iki defa aynı havluyu sağlıklı olarak kullanabilirsiniz.
Yaklaşık yirmi yıldır aynı sistemle arabamı temiz tutuyorum. Ta ki yağmur yağana kadar. Her vakit bulduğumda havluyla arabayı üç dakika içinde yıkanmış kurulanmış halindeki görüntüsüne kavuşturmak hiç yorucu olmuyor, aynı zamanda aciliyet gerektiğinde ise kurtarıcı oluyor.

Gerçekten çok uzadı biliyorum ama bahsetmek istediğim bir iki son konu var ondan sonra bitecek. Ankara’da benimle aynı mesleği yapan arkadaşlarım bu konuda mazotlu püskül kullanıyorlar. İlk günlerde aynı işlemi yapıyor gibi gözükse de mazotlu püskül kullanımından sonra mutlaka arabayı nemli bir bezle silmek gerekiyor. Çünkü mazottaki yağ oranı oldukça yüksek. Araç fazla tozluysa sıvaşıp kalıyor. Bezle geçincede parlıyor fakat bu şıvaşan çamur çiziklere yol açtığı gibi, zaman içinde boyanın matlaşmasına da neden oluyor. Gaz ise boyayı besleyen bir maddedir. Sizde göreceksiniz. Çok tozlu olduğu bir zamanda gaz uygulamaya imkanınız olmasa bile kaygan bir zemin oluşturacağından kısa bir süre sonra araç üstündeki tozun büyük bir bölümünün kayıp gittiğine gözlerinizle şahit olacaksınız. Yapmanız gereken vakit buldukça gazlı havluyla aracınızı bastırmadan hafif bir şekilde silmek. Sık sık araçtan uzak bir yerde silkelemeyi unutmayın ki aracınızda havluda toplanan tozlardan ötürü çizilme gerçekleşmesin. Diğer bir tavsiye bunu güneş ve salya akıtan ağaçların altında yapmayın. Sadece gölge yerlerde uygulayın. Ön cama mümkün olduğunca uygulamayın. Uygularsanız mutlaka nemli bezle ön camınızı siliniz. Eğer yağmur yağarsa silgeçler silerken arkasında iz oluşturur ve görüşünüzü engeller. İlerleyen zamanda faydalarını gözle fark edilir bir şekilde göreceksiniz. Çoğu zaman kalabalık caddelerde aracın yanında beklerken insanlar soruyorlar. Hele tanıdıklar bu arabayı gün de kaç kez yıkadığıma kadar soruyorlar. Emin olun bazen havalar düzgün giderde yağmur yağmazsa bu benim siyah karakaçanı bir hafta idare ediyor. Daha öncede bahsi geçti, sulamak yöntemiyle ıslanmış yollardan yavaş yavaş geçiyorum, Yinede kirleniyor. Belden yukarısını bu havlu ile hallediyorum. Arada sırada yarım kova su dört lastik yaparak aracın uzun süre temiz görünmesini sağlayabiliyorum. Yine ilerleyen zamanda uyguladığınız gaz aracın üzerinde bir tabaka oluşturarak, yıkadığınız zaman suyun akıp gitmesine yardımcı olduğu gibi silerken de size zevk veren bir görüntüye sahip oluyor. Eğer bir yaz boyunca bu işlemi gerektiği gibi uygularsanız, kışın bazı yıkamalarda donar diye yıkamadıkları yerlerde “siz yıkayın benim aracım donmaz diyebilirsiniz” Diğer bir taraftan boyanızın gözenekleri de daimi temiz kalıp yaşam süreci uzar. Fazla su durmayacağından ötürü çürüme riski en aza iner. Aracınıza damlayan kuş haltları daha az zarar verir. Ağaç salyalarını daha kolay temizleyebilirsiniz. Tüm yapmanız gereken müsait oldukça bu havluyla aracınızın tozunu bastırmadan almanız. Tozu toz üstüne bindirmeden yapabilirseniz çok daha iyi. Ne kadar katman fazlalaşırsa çizik oranı o kadar yükselir. Eğer çok tozlu yerlerde geziyorsanız, altı ayda bir havlunuzu önce suyla yıkayıp temizledikten sonra tekrar gazlama işlemi yaparsanız, havlunuz daha da verimli olur. Bu işlemi püskül dede yapabilirsiniz. Fakat püskülün kirlenme süresi daha kısa, çünkü silkmeye imkan vermediği gibi püskülü oluşturan iplerde biriken toz çiziklere yol açıyor.

Arkadaşlar bu konu yaklaşık yirmi yıl önce edinilmiş bir bilgiye dayanıyor. Bu güne kadar faydasını gördüm zararını görmedim. Bazen unutup ön camı da silmekten başka. Kapı içlerine dahi uygulayabilirsiniz. Eskiden yaşı müsait olanlar hatırlar, iki üç ayda bir aracı gazla yıkatırdık. Boyanın rengi kendine gelirdi. Fakat bu bugün bir risk olabilir. Çünkü boyaların ve verniklerin formülleri değişti. Ama yukarıda bahsettiğim uygulamanın hiçbir riski yoktur. (Alıntıdır)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 14 Ağu 2015 18:48 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 26 Eyl 2014 22:37
Mesajlar: 122
İsim: selim
Araç: lancer glx
Meslek: bilişim
Yaş: 34
eflan yazdı:
Emek verip bin bir güçlükle temizlediğimiz çok sevgili arabamız, emin olun eğer dikkat etmezseniz 20 km sonra ilk kirli haline hemen dönüverir. Özellikle koyu renk araçların kısa sürede tozlanması ve kirli bir görünüme bürünmesi çok kolaydır. Bir iki saat uğraşıp şık şıkırdım çıkıyorsunuz yola, 10 dk lık bir yere gidiyorsunuz, bir bakıyorsunuz bir karış toz arabanın üstünde. Gönül istiyor ki her zaman pırıl pırıl olsun. Bunu da sağlamak biraz zor ama çok zor değil.

Özellikle şehrimiz Ankara etrafı açık kurak bir araziyle çevrili. Ne kadar inşaat az da olsa çevreden kalkan toz soluğu şehrin için de bizim arabalarımızın üzerinde alıyor. Bundan yalnızca arabasına titiz olanlar değil ev hanımları dahil herkes şikayetçi. Emin olun çoğu kişi hemen her gün toz almak zorunda. Evde işte her yerde. Diğer şehirlerde de aynı problemler var. Bizim tek şansımız Ankara’nın havasının kuru olması. Ya nemli şehirlerde yaşayanlar ne yapsın. Toz geliyor nemden olduğu gibi yapışıyor. Kuru yerlerde ise yarısı kayıp gidiyor. Dış ülkelerin birinde üç saat yağmur altında yol aldım. Vardığım yerde güneş açtı. Tır battı çıktı derken birde baktım ki pırıl pırıl. Konteynır değiştikten sonra yine dönüşte yağmur yağıyordu, dikkat ettim öndeki araçtan tertemiz su geliyordu ön cama. Toz kir namına hiçbir şey yok tertemiz. Burda beş dakika yağmur yağıyor. Havadaki yoldaki bütün toz kir arabanın üzerinde. Nerdeyse arabanın rengi değişiyor. Bu yağmur kiri ancak yıkanarak temizlenir ona yapacak bir şey yok. Ülkenin adı lazım değil. Milletçe sinir olduğumuz bir ülke milli maçtan dolayı. Dış ülkelerde dikkatimi çeken özelliklerden biriydi bu. Ama hepsinde değil. Artık aşmış ülkelerde.

Neyse konuyu dağıtmayalım;

Hemen bir adet eski yüz havlusu ediniyorsunuz. Evde eskimiş bir havlu mutlaka vardır. İki litre kadar lamba gazı alıyorsunuz. Hani eskiden elektrik kesintilerinde kullanıyorduk ya, kokusundan hemen tanırsınız. Diğer adı da gaz yağıdır. İmkanlara göre değişir, ben bunu beş litrelik su şişesinde yapıyorum. Geniş ağızlı bidonda olabilir. Havlunun bir köşesinden ip bağlamak için delik açın ve şişenin dibinden dışına kadar ulaşabilecek sağlam bir ip bağlayın. İp naylon çamaşır ipi olursa iyi olur. Gazın içerisinde eriyip kaybolmaz. İki litre gaz yağını şişeye boşaltın, havluyu ip dışarıda kalacak şekilde kıvırıp şişenin ağzında geçecek şekilde içine salın. Havlu tamamen girdikten sonra dışarı sıçramayacak şekilde çalkalayarak havlunun gaza batmasını sağlayın. İpin kuru diğer ucunu şişenin ağzına bağlayıp mümkün olduğu kadar kapağını kapayın ki bulunduğunuz ortamı kokutmasın. Şişeyi iki gün unutun. Arada bir gidip çalkalayın ki havlu gazı iyice çeksin içine. Üçüncü günün başında daha önce bahsetmiştim arabaya eldiven koyacaktınız ya işte o eldivenleri kullanarak ipin yardımıyla havluyu çıkarmadan önce bir tanede yanınızda huni bulundurun ki havluyu şişeden aldıktan sonra havlunun üzerinde ki gazı içine rahat sıkabilesiniz. Gazınızın kapağını kapatarak saklayın ileride sık sık lazım olacak. Havluyu sıktıktan sonra üzerindeki ipi çözüp güneş gören bir yere ipe serin. Onun kuruması da eğer güneşi uzun süre görüyorsa iki yada üç gün sürer. Arada bir çıplak parmağınızla kontrol edin. Eğer parmağınız ıslanıyorsa kurumamış demektir. Parmağınızın ıslanmadığı gün kurumuş demektir. Nemli bile olmayacak yoksa arabanın üzerinde iz bırakır. Tamamen kuruduğundan emin olduktan sonra yeni yıkayıp kuruladığınız arabayı (su damlası bile olmaması gerekiyor) Yukarıdan aşağıya bir kez hafif olarak ön cam hariç her yerini silin. Üst parçalardan sonra arada bir havluyu araçtan uzak bir yerde silkeleyin. Silme işlemi bittikten sonra havluyu tekrar silkeleyerek bir migros yada Tansaş poşetine koyarak ağzını hava almayacak şekilde bağlayın. Tabi ki silme işlemini yaparken eldivensiz yapmayın, yoksa eliniz sizi rahatsız edecek bir ölçüde gaz kokusuna sahip olur. Aklınızda soru işareti oluşmuş olabilir. Niye sıkı sıkı poşeti bağladık. Bunun sebebi havlunun havayla temasını keserek, havlu üzerindeki gazın terlemesini sağlamak. Bu ter sayesinde bir sene boyunca günde iki defa aynı havluyu sağlıklı olarak kullanabilirsiniz.
Yaklaşık yirmi yıldır aynı sistemle arabamı temiz tutuyorum. Ta ki yağmur yağana kadar. Her vakit bulduğumda havluyla arabayı üç dakika içinde yıkanmış kurulanmış halindeki görüntüsüne kavuşturmak hiç yorucu olmuyor, aynı zamanda aciliyet gerektiğinde ise kurtarıcı oluyor.

Gerçekten çok uzadı biliyorum ama bahsetmek istediğim bir iki son konu var ondan sonra bitecek. Ankara’da benimle aynı mesleği yapan arkadaşlarım bu konuda mazotlu püskül kullanıyorlar. İlk günlerde aynı işlemi yapıyor gibi gözükse de mazotlu püskül kullanımından sonra mutlaka arabayı nemli bir bezle silmek gerekiyor. Çünkü mazottaki yağ oranı oldukça yüksek. Araç fazla tozluysa sıvaşıp kalıyor. Bezle geçincede parlıyor fakat bu şıvaşan çamur çiziklere yol açtığı gibi, zaman içinde boyanın matlaşmasına da neden oluyor. Gaz ise boyayı besleyen bir maddedir. Sizde göreceksiniz. Çok tozlu olduğu bir zamanda gaz uygulamaya imkanınız olmasa bile kaygan bir zemin oluşturacağından kısa bir süre sonra araç üstündeki tozun büyük bir bölümünün kayıp gittiğine gözlerinizle şahit olacaksınız. Yapmanız gereken vakit buldukça gazlı havluyla aracınızı bastırmadan hafif bir şekilde silmek. Sık sık araçtan uzak bir yerde silkelemeyi unutmayın ki aracınızda havluda toplanan tozlardan ötürü çizilme gerçekleşmesin. Diğer bir tavsiye bunu güneş ve salya akıtan ağaçların altında yapmayın. Sadece gölge yerlerde uygulayın. Ön cama mümkün olduğunca uygulamayın. Uygularsanız mutlaka nemli bezle ön camınızı siliniz. Eğer yağmur yağarsa silgeçler silerken arkasında iz oluşturur ve görüşünüzü engeller. İlerleyen zamanda faydalarını gözle fark edilir bir şekilde göreceksiniz. Çoğu zaman kalabalık caddelerde aracın yanında beklerken insanlar soruyorlar. Hele tanıdıklar bu arabayı gün de kaç kez yıkadığıma kadar soruyorlar. Emin olun bazen havalar düzgün giderde yağmur yağmazsa bu benim siyah karakaçanı bir hafta idare ediyor. Daha öncede bahsi geçti, sulamak yöntemiyle ıslanmış yollardan yavaş yavaş geçiyorum, Yinede kirleniyor. Belden yukarısını bu havlu ile hallediyorum. Arada sırada yarım kova su dört lastik yaparak aracın uzun süre temiz görünmesini sağlayabiliyorum. Yine ilerleyen zamanda uyguladığınız gaz aracın üzerinde bir tabaka oluşturarak, yıkadığınız zaman suyun akıp gitmesine yardımcı olduğu gibi silerken de size zevk veren bir görüntüye sahip oluyor. Eğer bir yaz boyunca bu işlemi gerektiği gibi uygularsanız, kışın bazı yıkamalarda donar diye yıkamadıkları yerlerde “siz yıkayın benim aracım donmaz diyebilirsiniz” Diğer bir taraftan boyanızın gözenekleri de daimi temiz kalıp yaşam süreci uzar. Fazla su durmayacağından ötürü çürüme riski en aza iner. Aracınıza damlayan kuş haltları daha az zarar verir. Ağaç salyalarını daha kolay temizleyebilirsiniz. Tüm yapmanız gereken müsait oldukça bu havluyla aracınızın tozunu bastırmadan almanız. Tozu toz üstüne bindirmeden yapabilirseniz çok daha iyi. Ne kadar katman fazlalaşırsa çizik oranı o kadar yükselir. Eğer çok tozlu yerlerde geziyorsanız, altı ayda bir havlunuzu önce suyla yıkayıp temizledikten sonra tekrar gazlama işlemi yaparsanız, havlunuz daha da verimli olur. Bu işlemi püskül dede yapabilirsiniz. Fakat püskülün kirlenme süresi daha kısa, çünkü silkmeye imkan vermediği gibi püskülü oluşturan iplerde biriken toz çiziklere yol açıyor.

Arkadaşlar bu konu yaklaşık yirmi yıl önce edinilmiş bir bilgiye dayanıyor. Bu güne kadar faydasını gördüm zararını görmedim. Bazen unutup ön camı da silmekten başka. Kapı içlerine dahi uygulayabilirsiniz. Eskiden yaşı müsait olanlar hatırlar, iki üç ayda bir aracı gazla yıkatırdık. Boyanın rengi kendine gelirdi. Fakat bu bugün bir risk olabilir. Çünkü boyaların ve verniklerin formülleri değişti. Ama yukarıda bahsettiğim uygulamanın hiçbir riski yoktur. (Alıntıdır)

E o zaman hem maddi hem manevi bir sürü külfete boşuna mı giriyoruz :) araçlarımızı temizlemek, temiz tutmak, daha iyi parlamasıno sağlamak için harcadığımız vakitler, araç şampuanları, yıkama eldivenleri, envayi çeşit mikrofiber bezler, basınçlı yıkama makinaları, kil barlar, ipa apc v.s. tarzı temizleyiciler, onlarca çeşit polisaj pastası, polisaj makinasi ve yardımcı aparatları, cilalar, boya koruyucu waxlar, boya koruyucu nano kaplamalar, hızlı cilalar, yağmur kaydırıcılar ve daha neler neler :) bunlar hep boşunamıymış :)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 14 Ağu 2015 22:03 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 08 Kas 2013 18:56
Mesajlar: 687
Şehir: İstanbul
İsim: Sezgin
Araç: Outlander Turbo
Meslek: Kamu
Kan grubu: 0Rh+
Yaş: 29
Bu wax atma olayı nasıl ?

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

_________________
Resim


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 14 Ağu 2015 22:20 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Nis 2014 13:21
Mesajlar: 1101
İsim: murat
Araç: lancer 1,8 cvt
Meslek: makina imalat
Kan grubu: A+
Yaş: 36
Sıvı cila olurmu

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 15 Ağu 2015 14:40 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 29 Ağu 2014 08:44
Mesajlar: 91
Şehir: İstanbul
İsim: Ömer
Araç: 1.3 Colt 2007
Meslek: Gemi İnşaa
Kan grubu: Arh+
Yaş: 35
İlginç geldi deneyen yapan var mı aramızda??

_________________
Lancer 1.6 Invite
2011
Beyaz Kısrak


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 15 Ağu 2015 15:11 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 26 Eyl 2014 22:37
Mesajlar: 122
İsim: selim
Araç: lancer glx
Meslek: bilişim
Yaş: 34
_opeth yazdı:
Bu isin en kolayi ve en sorunsuzu nxt2.0 sungere koyup uygulayip kuruyunca mikro fiberle parlatiyorsunuz.

Tabii arabayı güzelce yıkamadan yapmıyoruz bu işlemi değil mi dostum :)


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 15 Ağu 2015 22:09 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 03 Mar 2014 14:47
Mesajlar: 291
İsim: ümit kılıç
Araç: Mitsubishi Lancer 1.8 Intense
Meslek: kamu
Yaş: 38
Gazyağı meselesine katılıyorum.bir sürü defa uyguladığım bir yöntem.arkadaş çok detaylı yazdığı için uzun iş gibi görünüyor ama gayet basit.tavsiye ederim

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 15 Ağu 2015 23:02 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 26 Eyl 2014 22:37
Mesajlar: 122
İsim: selim
Araç: lancer glx
Meslek: bilişim
Yaş: 34
umitkilic yazdı:
Gazyağı meselesine katılıyorum.bir sürü defa uyguladığım bir yöntem.arkadaş çok detaylı yazdığı için uzun iş gibi görünüyor ama gayet basit.tavsiye ederim

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Aracınızı çizmediğinizden eminmisiniz?


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 11:03 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 03 Mar 2014 14:47
Mesajlar: 291
İsim: ümit kılıç
Araç: Mitsubishi Lancer 1.8 Intense
Meslek: kamu
Yaş: 38
Kullandığın bez pamuklu olursa çizmez.

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 11:50 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Nis 2014 13:21
Mesajlar: 1101
İsim: murat
Araç: lancer 1,8 cvt
Meslek: makina imalat
Kan grubu: A+
Yaş: 36
Yani eski don atlet kullanalım :-)

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 19:16 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 03 Mar 2014 14:47
Mesajlar: 291
İsim: ümit kılıç
Araç: Mitsubishi Lancer 1.8 Intense
Meslek: kamu
Yaş: 38
Onların da naylonlusu var.dikkat et,Murat :)

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 20:07 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Nis 2014 13:21
Mesajlar: 1101
İsim: murat
Araç: lancer 1,8 cvt
Meslek: makina imalat
Kan grubu: A+
Yaş: 36
Ben giymediğimden sıkıntı yok paçalı ve XXL beden olunca kullanışlı olurmu :-)

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 21:31 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 03 Mar 2014 14:47
Mesajlar: 291
İsim: ümit kılıç
Araç: Mitsubishi Lancer 1.8 Intense
Meslek: kamu
Yaş: 38
Sizi ciddiyete davet ediyorum,Murat Bey.Sizin bedeninizi iç çamaşır tercihlerinizi bilmek zorunda degiliz :)

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 21:32 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 03 Mar 2014 14:47
Mesajlar: 291
İsim: ümit kılıç
Araç: Mitsubishi Lancer 1.8 Intense
Meslek: kamu
Yaş: 38
Ama paçalıların çok uygun olduğunu belirtmeden de geçemeyeceğim

LG-D802 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 16 Ağu 2015 21:44 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Nis 2014 13:21
Mesajlar: 1101
İsim: murat
Araç: lancer 1,8 cvt
Meslek: makina imalat
Kan grubu: A+
Yaş: 36
:-)

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 18 Ağu 2015 00:42 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 08 Kas 2013 18:56
Mesajlar: 687
Şehir: İstanbul
İsim: Sezgin
Araç: Outlander Turbo
Meslek: Kamu
Kan grubu: 0Rh+
Yaş: 29
Sonaxın bi araç cilasını almıştım. Çok da uygundu fiyatı. Aracı yıkadıktan sonra ıslakken sürüp kuruyunca üzerinde yoğurtsu bi tabaka oluşumu yapınca bi güzel kuru bezle siliyordum pırıl pırıl oluyordu.
Ama toz konusunda pek başarılı değil.
Eski carismam maviydi gök mavi.
Şimdiki siyah toz konusunda başarısız ve toz şu an en büyük problemim aracı yıkıyorum 2 saat sonra toz kaplıyor. Sinir bozucu

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

_________________
Resim


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 18 Ağu 2015 21:03 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 23 Nis 2014 13:21
Mesajlar: 1101
İsim: murat
Araç: lancer 1,8 cvt
Meslek: makina imalat
Kan grubu: A+
Yaş: 36
Şöförüm olursa siyah alırım yoksa zor :-)

C6903 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 20 Ağu 2015 13:08 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 08 Kas 2013 18:56
Mesajlar: 687
Şehir: İstanbul
İsim: Sezgin
Araç: Outlander Turbo
Meslek: Kamu
Kan grubu: 0Rh+
Yaş: 29
Bu bahsettikleriniz cila mı yoksa araç şampuanımı hocam ?

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

_________________
Resim


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 21 Ağu 2015 22:11 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 08 Kas 2013 18:56
Mesajlar: 687
Şehir: İstanbul
İsim: Sezgin
Araç: Outlander Turbo
Meslek: Kamu
Kan grubu: 0Rh+
Yaş: 29
Bu gazyağı meselesini tecrübeli arkadaşlara sordum ortak kanı şu; evet aracı parlatır toz konusunda da iyidir ama belli bi zaman sonra aracın boyasını özellikle de parlamasını sağlayan cilayı öldürür, boyayı matlaştırır diyorlar çok tavsiye edilmiyor.
Bana söylenen böyle arkadaşlar.
Sorduğum kişiler araçlarının temizliğiyle yakından ilgilenen bilgilerine cidden güvendiğim kişilerdir.

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

_________________
Resim


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
MesajGönderilme zamanı: 22 Ağu 2015 17:31 
Çevrimdışı
Kullanıcı avatarı

Kayıt: 08 Kas 2013 18:56
Mesajlar: 687
Şehir: İstanbul
İsim: Sezgin
Araç: Outlander Turbo
Meslek: Kamu
Kan grubu: 0Rh+
Yaş: 29
Bu bahsedilen çok çeşitli ürünleri hangi mağazalardan temin etmeliyiz ?
Burda yakınımda koçtaş var lakin ürün çeşitliliği kesinlikle iyi değil.
Önerebileceğiniz bi yer var mı ?

D6503 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

_________________
Resim


Başa Dön
 Profil  
Alıntı ile cevapla  
Eskiden itibaren mesajları göster:  Sırala  
Yeni başlık gönder Başlığa cevap ver  [ 21 mesaj ]  Sayfaya git 1, 2  Sonraki

Tüm zamanlar UTC + 3 saat


Kimler çevrimiçi

Bu forumu gezen kullanıcılar: Hiç bir kayıtlı kullanıcı yok ve 6 misafir


Bu foruma yeni başlıklar gönderemezsiniz
Bu forumdaki başlıklara cevap veremezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı düzenleyemezsiniz
Bu forumdaki mesajlarınızı silemezsiniz

Aranacak:
Geçiş yap:  
cron
POWERED_BY Color scheme by ColorizeIt!

Türkçe çeviri: phpBB Türkiye