arkadaşlar aracı alalı 1 ay kadar oldu, aracı günden güne sevmeye devam ediyordum ki, geçen hafta başka bir araca binip 1 aydır kendi aracımda ki sese alıştığımı fark edinceye kadar, hemde bindiğim araç peugeot 206, araç fazla bakımlı bir araç olmamasına sürekli 1-2 km lik bozuk yollarda sürülmesine ragmen çukurlarda kasislerde öyle güzel sönümleme yapıyor ki, araç sahibi inanın, kasislerde eyvah gitti dedğim yerlerde fren bile yapmadan 30-40 la ufak asfalt kasislere giriyor ve sadece amortisör tıslama sesi geliyor..o kasise ben girsem o hızla duvara vurmuş gibi oluyorum, ayrıca geçelim kasisi yamalı yollarda bile özellikle http://www.ilkehaberajansi.com.tr/images/photo/74761.jpg bu tarz yollar bile tam bir eziyet. ön düzen mi arkadan mı belli olmayan sese alışamadım, ama trim sesi değil, ses alttan geliyor tabiri caizse tarhana bulgur langır lungur kamyonetle gidiyormuşum gibi.

dayanamadım servise götürdüm aracı, arkadaş sağolsun lifte kaldırıp baktı, rot rotil ön düzen amortisör hepsi sağlam dedi, kendisi bir tur attı geldi, ses arkadan geliyor dedi bu arada arka bagaj havuzunun stepneye bakan tarafta işlem var 30 cm kadar macunlanmış bir kısım var ordan şüphelendik, tekrar aracı kaldırdık bu sefer arka amortisörlere baktık sol arkada ufak bir yağ atığı buldu, bu patlak dedi.. ben baktım bana normal geldi, çünkü yağ parmağın ucunu bile doldurmuyordu. (zamanında yedek parçacıda çalıştığım için eline bozuk amortisörü alan geliyodu az çok biliyorum) aracı indirip amortisörün üstünde tepindik desem yeridir ama sıkıntı yok sönümleme yapıyor bu sefer ben ve bi arkadaşla oturduk arkaya ( ben 105 kiloyum bu arada ) tekrar bir tur attık ses devam ediyor fakat bagajdan gelmiyor, teker veya bağlı bulunduğu kompenentlerden geliyor. sonra arkadaş bana döndü ve kahredici şu cümleyi kurdu..
"abi tüm coltlar böyle" yıkıldım dostlar.. hakikaten tüm coltlar böyle mi? bana biraz arkadaş çözüm bulamadı gibi geldi cünkü..

arkadaşlar mevzu sadece konfor değil yanlış anlamayın, ben bu arabayla 100 u gecmeye korkuyorum, forumda 180 i gören arkadaşlar var, okurkan o hızı kendi arabamda yaptığımı düşünüp ürperiyorum yemin ederim, yardımlarınızı deneyimlerinizi esirgemeyin lütfen.

_________________
2008 Mitsubishi Colt 1.3 AMT Invite ( Benzin )

ben sana bi acı gerçeği söyleyim bizim araçlar böyle bendede ses takıntısı var gittim özel ses yalıtım malzemesi aldım bagajın stepne yerlerini koltuğun altlarını kapladım ama arka tekerin içinde hiçbişey yok insan bi plastik davlunbaz döner içine biraz malzemeden kaçılmış o bi gerçek yalnız bu ses sadece mitsubishide yok diğer markalarıda kurcalamak gerekir.

Hemen hemen japon araçlarının tümünde bu yol sesi alma durumu var maalesef. Son yıllarda çıkanlar nispeten daha iyi yine bir alman fransız gibi değil yalıtımlar.

Benimde ibiza, polo ve fabia gibi b sınıfı olan arkaşlarım var. Onlarla bir yere gittiğimizde sizin hissettiğiniz gibi aman gitti dicek oluyorum valla çok güzel geçiyor araçlar. Ben aracımı yakıt ve sorunsuzluk yönünden seviyorum fakat konfor olarak gerçekten çok zayıf.

Şehir içi lastik basıncınızı 32 psi üzerine çıkarmassanız biraz daha mutlu edebiliyor. Bunu bir denemenizi öneririm. Yalıtım vs gibi işlere para harcamanızada değmez hiç girmeyin o işlere...

Carisma bambaşka boşuna demiyorlar "Avrupalı japon" diye. ses yalıtım konfor hepsi çok iyi hatta zamanla oluşan gıcırtılar bile pek olmaz. ben çukur tümsek dikkat etmediğim halde aracı gıcırtadamadım. volvo c70 hemen başlamıştı.

"zodik" dostum aynı sorundan bende muzdaribim. Yüksek kasa bir araç olduğundan ve yan yatmalara meyilli olduğundan rakiplerine göre sert amortisörlere sahip. Ve ağırlık tasarrufu yüzünden yalıtım pek önemsenmemiş. Elin japonunda bozuk yol mu var ki? Yalıtım makyajlı kasalarda nispeten biraz daha iyi olsa da avrupalı rakipleri karşısında gerçekten konfor yönünden zayıf. Bende 1,5 yıldır yeni kasa colt kullanıyorum ve geçenlerde bir arkadaşın corsaya bindim (2010) ve sessizlik ve konforuna şahit olunca soğudum benim araçtan. Performans yönünde de biraz şikayetlerim var ama baskı balata bitmek üzere olduğunu bildiğimden takmıyorum. Sorunsuzluk konusu zaten en büyük artılarından.
Ve yavaş yavaş trim sesleri de gelmeye başlıyor kulağıma. Özellikle kışın soğuklarda araba kütük gibi geliyor bana ve trim sesleri de artıyor. Uzun lafın kısası coltlar böyle. Japonlar işin konfor kısmını pek önemsemiyorlar. Bu yüzden 2. arabayı mitsu düşünmüyorum

Değerli yorumlarınız için tşk ederim öncelikle, açıkcası üzüldüm, ne yalan söyleyim almadan önce aracın yol sesi ve motor sesi aldığını biliyordum fakat bu kadar tahmin etmiyordum. son yorumda yazıldığı gibi yüksek kasa olması sanırım öncelikli sebebi, aracı alalı daha 1 ay oldu ve dolayısıyla kışın daha kullanma fırsatım olmadı. açıkcası 20 derecelerde böyle oluyorsa 5 derecenin altında ne olur düşünmek istemiyorum.

Birde servisten çıkınca arka bagaj kapağında iç tarafta camın bittiği yerde plastik kaplamanın olduğu yerde elimle bastırınca gıcırdama fark ettim,cama değdikçe gıcır gıcır ses yapıyordu, 3 tane ufak bir dübel alıp ikiye kesip aralara sıkıştırdım. psikolojik mi hakikaten mi kesti bilmiyorum arka taraftan ses gelmez oldu. sizde kontrol edin isterseniz.tavsiye ederim..

_________________
2008 Mitsubishi Colt 1.3 AMT Invite ( Benzin )

İmkan olsa da "Avrupalı japon" alsak. hem ses yalıtım hem yol tutuş vs. çok iyiydi. hem de zamanla oluşan gıcırtılar bile kolay kolay olmazdı. hangi araç mı tabikii de Carisma!

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!

Ben de 10 aydır Attrage kullanıyorum. Colt'un halefi demiyorlar boşuna... Anlattığınız kadar olmasa da Attrage'da da böyle bir konforsuzluk söz konusu. Düzgün zeminlerde hiç canımı sıkmıyor, gayet güzel bir gidişi var. Ancak bozuk zeminlerde süspansiyonlar vuruntu yapabiliyor. Konfor düşkünü birisi değilim tabiki ama ister istemez bazen can sıkıyor. Ama herşeye rağmen bu durum, Attrage aracımın artıları yanında küçücük kaldığı için hiç sorun etmiyorum. Aracımdan herşeye rağmen memnunum... Sonraki araç olarak ASX manuel isterim, ancak şu Nissan'ın %34'ümüzü alma olayı biraz canımı sıktı Subaru ve Mazda artık daha safkan japon geliyor gözüme... Neyse konu başka yerlere kayıyor

Arkadaşlar maalesef Türkiye distribütörü Temsa, mitsunun binek sınıfıyla pek ilgilenmiyor biliyorsunuz. En son bakımda teknik serviste aynı sorunu kendileri de yaşadıklarını belirtti. Yedek parçası çok pahalı olması bu yüzdenmiş. Yerel üretim yada muadili konusunda da sıkıntı çok parçaların. Düşünün ben bir el freni tuşuna (50 kuruş kadar bir kapak, başparmağımızla bastığımız kısım) 40 TL verdim. Tavan çıtaları gevremiş kalkıp duruyordu yerinden, servis tanesine 130 tl istedi öyle çıkma felan olayını da sevmediğim için bakmadım. Maliyeti 20 tl etmez plastik bir şey en fazla. Söktüm attım çıtasız şimdi tavan. Hele ki spoiler gibi keyfe keder parçaların fiyatını hiç demiyim. Uzun lafın kısası kendisi uygun ama parçaları ateş pahası olan bir araç colt.

Benimde hep aklımda ikinci araç olarak ASX vardı. Özellikle tasarımı çok güzel. Lakin son gelen dizel modellerine binince soğudum. Aracın içi duster la aynı. Ne bir estetik ne bir kalite var odun gibi her tarafı. Yumuşak malzeme kullanılmamış. Yani dışına bakınca içini bayağı bir şey sanıyor insan ama yok içi sanki 2000 model bir suv gibi (gerçi o zaman bile üretilmiş birçok marka bundan iyidir). Yetkili servisin az olması (benim görev yaptığım yerde yok mesela, chery bile var düşünün artık) yedek parçasının pahalı olması, aksesuar olayında seçeneğin çok az olması, konforsuzluk, iç tasarım vasatlığı vb. konular yüzünden ilk arabam mitsu oldu lakin ikinciye kesinlikle düşünmüyorum. Üstelik yeni gelen dizel asxlerin fiyatı da maşallah yani. O paraya 1-2 yaşında temiz alman yada sıfır yeti veya 500L alınabilir (benim niyetim yeti yönünde). Sorunsuzluk kısmı da artık beni cezbetmiyor. Bakımları düzenli yapılan ve temiz kullanılan araçlar zaten kolay kolay arıza yapmaz. Her marka aşağı yukarı bu konuda iyi bir noktaya geldi. Uzun lafın kısası artık mitsu beni cezbetmiyor ve kredi borcum bitince hemen elden çıkarıcam...

ASX birçok Mitsubishi gibi içi çok estetik olmayan bir model... Mesela benim Attrage da da durum aynı. Ama sert plastik olmasının yanısıra dayanıklı bi hali de var. Öyle uyduruk bişey değil. Attrage da bunu yapabilirsin ama sizin de dediğiniz gibi QuakeM, ASX gibi üst versiyon bir modelde biraz daha titiz davranılması gerekiyor. Ama buna rağmen güvenli yapısı (ABD de arka arkaya iki veya üç kez en güvenli SUV ödülü almışlığı var) ve sorunsuz motoruyla benzinli manuel bi ASX e hayır diyemem...
Öte yandan, bakımı düzenli yapılan hemen her marka sorun çıkarmaz ve tüm markalar iyi noktaya geldi demişsiniz. Buna açıkçası katılmıyorum. Zira günümüzden 10 yıl önce de böyle yorumlar yapıldığını hatırlıyorum. 10 yıl önceye gitsek, 2006 yılında da bu tarz yorumlar yapılmıştır ama bugün gidin bakın 2006 model bir Lancer yada Corolla ile 2006 model Clio Linea gibi araçları kıyaslamak hata olur. Asıl sorunumuz hep aynı noktada düğümleniyor; TEMSA... İşini güzel yapacak ve reklama önem verecek, binek otomobili sevdirecek adam gibi bir şirkete ihtiyaç var.

tüm markalar iyi noktaya geldi diyemem ben. ama markalar arasındaki kalite farkı azaldı demek daha doğru: hunday vs. daha iyi mercedes volvo vs. daha kötü oldu.

_________________
DERDİ DÜNYA OLANIN DÜNYA KADAR DERDİ OLUR!
Sorunlarınızın çözümü için her sorunuzda mutlaka 1-model,motor 2- Şanzıman (otomatik vs.) 3-LPG(varsa markası)4-km.si 5- geçmişini (modifiye, parça değişimi vs.) yazınız!

Biraz da şunun etkisi var, markalar arası iş birliği ve ortaklıklar arttı... Daha çok birlikte birşeyler çıkarmaya çalışıyorlar.

Sizin de hemfikir olduğunuz üzere, ASX in eğer iç dizaynı biraz avrupai ve kalite hissi veren malzemelerden yapılsaydı, donanım ve motor seçeneği çok olsaydı şuan yollarda en çok görülen suv lardan biri olabilirdi. Ve ABD'de aldığı bu ödüller ve kırdığı rekorları reklam malzemesi yapabilseydi çok daha başarılı şatış oranlarını tutturmuştu.

Aynen dediğimiz gibi bu işin arkasındaki TEMSA gerçekten mitsuyu ülkede satmamak için uğraşıyor sanki. Düşünün ki rakipleri yıllar öncesinden 1.6 dizel ve otomatik şanzımanı getirdiler cayır cayır sattılar sene olmuş 2015 daha yenice dizel geliyor ama otomatiği yok ve fiyatlarını gören diğer markalara kayıyor hemen. Örneğin amcama çok methettim ve alıcı gözle gittik showrooma yok içini beğenmedi benim gibi. Sonra Kia Sorento aldı.

Biliyorsunuz distribütör hangi model hangi donanımı getireceğini belirliyor. İnsanda biraz vizyon olur değil mi? Baktın piyasada dizel otomatikler satılıyor e getir kardeşim işte. Baktın düşük cc hacminde turbolu motorlar var e sende getir. Zaten ticari sınıfta ne kadar sağlam ve dayanıklı olduğunu kanıtladın yani önün açık dalsana buradan. Geçen sene getirdiği Attrage ve Spacestar ne kadar tipsiz ve gereksiz modeller arkadaş öyle. Yani ekonomik sınıfa oynayalım diye iyice batırdı firmayı TEMSA.

Samimiyetine güvendiğim ve ilgi alakasına sözüm olmayan yetkili servisle bir anımı yazayım.
Aracımın ön tamponu değişecekti ve serviste beklerken baktım mercedes tulumlu ustalar geldi. Müşteri temsilcisine hayırdır diye sorunca. Bu araçlar genelde arızaya felan gelmez bakıma gelir sadece. E onunda ustası var bizde ama biraz komplike işler için aynı platform olduğu için (smart forfour) ustaları mercedesten getirtiyoruz.

Ya temsa al işte bu inancı yap reklamını. Ben temsa'nin markaya bu kadar zarar verdiğini müşteri temsilcisinin bol bipli eleştirisinden sonra öğrendim. Neden ki satsa kar etmeyecek mi sonuçta diye sorunca, hocam ticari tarafta daha fazla kâr var ona yoğunlaşıyorlar dedi.

Almak istersen ASX, bize özel indirimden faydalandırırım dedi ama ben soğudum iyice.
Neyse konuyu dağıtmak gibi oldu ama benim özellikle temsanın bu ilgisizliği ve az gözlüklü yaklaşımı yüzünden bu ilk ve son aldığım mitsudur (outlander iyi aslında ama fiyatları uçuk).
Lakin coltun segmentinde ve fiyat aralığında da rakibi yok onu inkar edemem...

Bence kilit nokta dediğiniz gibi Temsa'nın ürünü satmamaya çalışıyormuş gibi hali ve buna bağlı olarak reklam yapamayışı... Yüzyılın başında bi Dakar rallisi kazanan Peugeot -ki bunu da subaru ve mitsubishi gibi firmalar katılmadığından kazandı sanıyorum- 306 gibi küçük bir modelinin reklamını yaparken bile "Dakar şampiyonu Peugeot'tan yeni 306" felan gibi anonslar yapıyor. Adamlar herşeyi reklamda kullanıyor. Sen araçların kaç kez ralli şampiyonu olmuş, Pajero Dakar'ın çemberinden kaç yüz kez geçmiş, Jackie Chan'ın filmlerinin sponsoru olmuşsun, araçların kaç km gidiyor, ne kadar dayanıklı veya bunun gibi şeyleri kullanmıyorsun.

Sizinde hem fikir olduğunuz üzere Temsa hem yeterince reklam yapmıyor hemde piyasanın nabzını tutup ona göre araç getirtmiyor. Sanırım CEO'su kimse o arkadaş beceremiyor bu işi. Mitsu hakettiği şeklinde tanıtılıp modelleri getirtilse şu an piyasada Toyota kadar Mitsubishi otomobil vardı.

Arkadaşlar kilit nokta temsa ile alakalı değil mitsubishi ile alakalı
Mitsubishi sadece otomobiller de yazmıyor. Pil , ekskavatör, tren , asansör, elektrik malzemeleri,klima , santral, uçak, otobüs, robot,televizyon , yürüyen merdiven , konveyör, uydu , elektronik parçalar, ve saire pekçok üründe yazıyor.
Otomobil üretimi sınırlı sayıda ve ürettiklerinin çoğunu asya pazarında satıyor . Yani Avrupa pazarında da öyle ismi otomobillerde de yazsın dostlar alışverişte görsün diye girmiş. Zaten ticarî araçta lider. Ve kâr olarak ticarî araçlar daha çok para kazandırır.
sunu iyi bilin aslında markalar araç satarken çok para kazanmazlar. Esas parayı servis sarf malzemesi ve yedek parça dan kazanırlar. Ticari araçlarda çok km yaptıkları için kısa zamanda çok parça eskitirler bu nedenlerle ticari araçların getirisi daha çoktur.
Bu durumda mitsubishi otomobil olarak zaten satacağını satıyor bu nedenlerle reklam çok vermiyor.
Şimdi herkes çok satmak ister ancak talebe karşılık arz etmek gerekir . Yani azami üretimden daha fazlasıni satamazsin .

Yâni durum bu temsanın mecburen yapmadığı bir durum için temsanın suçlanması yersiz.
Bakalım Nissan mitsubishi motora ortak oldu belki bir kıpırdanma olur.

_________________
2 Nasihat
Kulun gözüne girmek için, Rabbın gözünden düşecek işler yapma.
Başkalarının mertebesini düşürmeye çalışmak, kendi mertebeni yükseltmez.

Hocam dediklerinize kısmen katılıyorum. Evet Mitsubishi bir çok dalda üretim yapan ağır sanayi firması. Lakin ben araç inceleme videolarını çok seyrettim arabamı almadan önce ve ASX'i incelerken. Ve yurt dışındaki incelemelerde aynı araçların daha farklı özellikte olanı ve de daha başka modelleri var. Örneğin ASX otomatik şanzıman var yurtdışında ama bize gelmiyor. Bu noktada Temsa bu aracı otomatik olarak istese göndermeyecek mi mitsu? Diğer firmalar sadece Türkiye'ye özel motor seçeneklerini bile imal ettirip getirtebiliyor. Tekrar söylüyorum Temsa mitsunun binek sınıfına önem vermiyor (bunu sadece ben değil servislerde söylüyor) aynı dediğiniz gibi kâr marjı ve sarf parça daha fazla ticari de. Eğer Temsa yerine başka bir distribütör bulsa Mitsubishi, emin olun şahlanır tekrar bu firma ve de eminim burada montaj fabrikası kurup çevreye ülkelere buradan satar...

temsa koca sabancı bünyesinde bir firma ne nasıl yapılır para nasıl kazanılır herhalde sabancı lardan daha iyisini bilen koç tur diyelim birde adamlar neden para kazanmamak için uğraşsinlar .
Ancak komplo teorisi gibi gelecek global bir pazar dengesi var pazar paylaşımi var bu nedenle ne vakti gelmeden otomatik asx gelir nede temsa bunu satabilir.
Yani dünya temsadan da mitsudanda büyük.

_________________
2 Nasihat
Kulun gözüne girmek için, Rabbın gözünden düşecek işler yapma.
Başkalarının mertebesini düşürmeye çalışmak, kendi mertebeni yükseltmez.

Hocam firmanın büyük olması hata yapmamasına engel değil. Otomotiv tarihi bunun acı örnekleri ile dolu. Temsa ticari tarafla daha fazla meşgul olduğundan binek kısımla yeterince ilgilenmiyor demek istiyorum. Onlarda biliyordur yeterince eğilseler o tarafta da para var ama ticarinin getirisi çok fazla. Tabi birde kendi markaları ile otobüs işine girdiler onun da meşguliyeti vardır.

Diğer taraftan neredeyse dizel otomatik gelmeyen suv/crossover kalmadı ama size göre asx için otomatik vakti gelmemiş. Yapmayın hocam yurt dışında satılıyor.

Neyse konuyu dağıtmadan kısaca benim için mitsu defteri kapanmıştır nokta...

"Diğer taraftan neredeyse dizel otomatik gelmeyen suv/crossover kalmadı ama size göre asx için otomatik vakti gelmemiş. Yapmayın hocam yurt dışında satılıyor."
Derken !
Benim bir zaman belirlediğim yok . Yanlış anlaşılmış. Vakit belirleyen pazarda gücü olup sözü geçenler.
Her neyse benim anlatabilme yeteneğim buraya kadar.

_________________
2 Nasihat
Kulun gözüne girmek için, Rabbın gözünden düşecek işler yapma.
Başkalarının mertebesini düşürmeye çalışmak, kendi mertebeni yükseltmez.

Yani hocam biliyorsunuz daha evvel gelen 1.8 dizel vergi mağduru olunca sonradan gelmedi satışa. Son 2-3 yıldır suv/crossover cephesinde 1.6 dizel-otomatik vergi ve performans oranında başarılı olunca nerdeyse her marka getirmeye başladı. Lakin Temsa geçen yıl getirdiği 1.6 dizelle otomatik vites opsiyonu vermedi. Hanımlarında artık direksiyona geçtiği günümüzde hem erkeğin kullanıma uygun hemde bayanlar için vites stresini ortadan kaldıran modeller çok satarken Temsa nın bu saçma girişimini doğru bulabilir misin? Hali hazırda yurtdışı sitelerinde cvt şanzımanlı seçenekleri bulunurken (yani istesen var) bu yaptıklarını anlamak mümkün değil. Hani ilk defa sen getiriyor olursun 1.6 dizel+oto. tamam riske girmedin anlarım ama biraz tüketiciye kulak verse forumları gezse satış sorumlusu mu ceo su mu genel müdürü mü artık kimse, bu hatayı yapmazdı. Sonra dediler ki 2015 sonu gibi gelecek ama gelen giden bir şey yok. 2011 yılında ilk geldiğinde piyasada uygun fiyatlı ve donanımlı pek seçenek yoktu. E şimdi hem model arttı hemde seat gibi markalar daha iddialı modelleri getirme çabasında. Bu gidişle Asx'in işi çok zor...