Selam arkadaşlar,
Bir süre önce geçiş yaptığım Vialle Lpi sistemi hakkındaki görüşlerimi burada sizlerle paylaşmak istiyorum. Sisteme geçişim üzerinden fazla zaman geçmediğinden dolayı tüketim değerleri için henüz yüksek kesinlikli bir paylaşım yapmam mümkün değil. Ancak en azından şu ana kadarki tüketim değerlerimi de burada paylaşabilirim. Zaman zaman güncelleme yapmaya da devam ederim.
Önce geçiş kararım hakkında biraz açıklama yapayım. Önceki aracım olan mitsubishi colt ile yılda 14.000 km yol yapıyordum. İlk bakıma da km değil süre dolduğu için girmiştim. Bu hesaplarla yola çıkarak benzinin o zamanki fiyatı üzerinden de 1,5 litre kadar fazla yakacağımı bununsa bana aylık olarak 50 lira kadar bir fark getireceğini hesaplamıştım. Colt aracımla ilk aldığım andan itibaren 19317 km yol yapmış (ölçüm yaptığım km) bu mesafe içinde 1276,31 lt benzin tüketmiştim. Bu da ortalama olarak bana 6,6 lt/100 olarak dönmüştü. Lancer aldığım zaman ise bu ortalamanın 8,1 lt olacağını hesaplamıştım. Aracı sattığım dönem benzinin litre fiyatı 2,95 lt üzerinden düşünürtseniz (tüketim farkı*litre fiyatı*aylık km)=(0,015 lt/km*2,95 Lira/lt*1054 km)=46,63 lira olarak yansımasını planlıyordum. fakat bazı gerçekler köpekbalığı ile karaya çıktıktan sonra ortaya çıktı:
1- Lancer ile colt arasındaki tüketim farkı tam düşündüğüm gibi çıkmadı. ben 8,1 lt/100 km düşünürken 8,6 lt/100 km fark oluştu. Bu da 0,5 litre gibi bir fark oluşmasına sebep oldu.
2- Lancer aracı aldıktan sonra çeşitli sebeplerle (ihtiyaç, zevk vs) aracı daha fazla kullanmaya başladım. Sonuç 10.000 bakımına 6 ay içerisinde girdim. Ortalama 1050 km civarında olması gereken aylık yolculuğum 1650 km seviyelerine yükseldi. Ve hala aracı ağız tadı ile kullanmadığımı düşünüyordum.
3- En büyük vurgunu ise hariçten yedim (en azından buna mudahale şansım yoktu) benzin ben Lpi sistemi kararını aldığımda 3,75 lira/lt idi.
Bu sefer otorup tekrar bir hesap yaptım:
Aracı değiştirirken düşündüğüm:
(tüketim*birim fiyat*yol)=0,081 lt/km*2,95 lira/lt*1050 km=250,89 lira
Aracın lpi sistemine geçmeden önceki bana maliyeti:
(tüketim*birim fiyat*yol)=0,086 lt/km*3,75 lira/lt*1650 km=532,12 lira
aradaki fark: 532,12-250,89=281,23 lira
Bunun üzerine hesap yapmaya başladım:
Eğer lpi sistemine geçsem araç %40-%30 arası bir tasarruf yapsa km başına km başına 0,086 liradan 0,32 lira tüketim yerine 0,22 ila 0,19 lira arası yakacak ve bana km başına 0,10 ile 0,13 lira km başına kar getirecekti. Bu da aylık olarak bu günkü değerlerden 165 lira ile 214,5 lira arası bir ekonomi sağlayacaktı. Peki lpi sistemi? Bu değerleri lpg ile de elde etmem mümkündü. 2.000 lira vererek herşey dahil iyi bir sıralı sistem yerine 3500 lira verip lpi sistemine geçmek mantıklı mıydı? Biraz teknoloji deliliği biraz da aracın 1,5 sene garantisi olduğundan eğer taktırırsam lpi taktırırım dedim.
Ama olaya hemen balıklama dalmadım. Aracı değiştirip dizele geçmek de oldukça mantıklı bir yol olarak önümde uzanıyordu. Yaptığım araştırmalar sonucu attan inip eşeğe binmiş hissi vermeyecek, güvenilir bir dizel aracı eğer sıfır km düşünüyorsam segment düşürmeden alamayacağımı gördüm. aracı iyi ihtimalle 30.000 liraya bile satsam c segmenti bir dizeli bırakın, b segmenti bir dizeli bile alamazdım. Hadi dedim madem lpi için 3.500 lira vermeye razıyım o vakit gözden çıkardığım o parayı da üzerine ekleyeyim hatta daha fazlasını vereyim. O zaman da tek seçenek olarak artık classic kasa adını almış olan 1.3 cdti easytronic opel astra ile ilgilenmeye başladım. Bu arada dizel de olsa şartım otomatik vites olması idi. Bu da beni sınırladı doğal olarak. Gidip eşimle beraber aracı denediğimizde ise bize uygun olmadığına karar verdik. Kişisel bir durumdu bu. Aracımızı çok beğendiğimizden olsa gerek astraya ısınamadık. Vites geçişleri colt aracımıza göre daha belirgindi. Ama en çok bizi bozan aracın içinde bunalmamız oldu. Lancer'ın üzerine araç bizi tam manasıyla bastı. Onun dışında aracın donanımı, görüntüsü ve de yol tutuşuna diyecek bir şeyim yoktu. O fiyatlara ikinci el dizel düşünmekten de vazgeçtik. Aklımda auris m/m vardı gerçi ama hanımın astra sürüşünden sonra o defteri de kapattık.
Önümdeki tek engel olan ve ülkemizde yaygın olarak düşünülen "arabaya yazık etmek" mantığını fazla uğraşmadan aştım. Zira aracı aldığım firma garanti veriyordu. Aracın performansı değişmezken tüketimi düşecekti. Depoların yüksek basınçlara dayanıklı olması sebebiyle güvenlik konusunda bir endişem yoktu. (Makine yüksek mühendisi olduğumu da belirtmek isterim. Yaş tahtaya basmamaya çalışırım.) "Aracımın lpg ile yol almasının aşağılık bir durum olduğunu düşünenler benzine para vermeye devam etsinler, ben o kadar zengin değilim, ama bu aracı sürmeyi de hakediyorum" diye düşünüyorum. haketmem için illa ki ayda 500 lira yakıt parası bayılmak zorunda da değilim. Üstüne size bir bahane daha: hem çevreye de daha az zararlı (yerseniz).
Artık yol ayrımından da geçmiştik. Eğer sevdiğimiz, güvendiğimiz aracımıza sahip olup ağız tadı ile yol yapacaksak lpg taktıracaktık ve bu da lpi sistemi olacaktı. Bu sefer ödeme seçeneklerini düşünmeye başladım. Aracım kredili olduğundan ve daha 18 ay kredi borcu bulunduğundan dolayı zaten kredi süresince aracı satmayacağımı düşünerek (kredi tüketici kredisi gerçi ama faizi başta ödemek beni baydı) lpi sistemine de kredi çekerek geçmeye karar verdim. elimde bir miktar para olduğundan 3,250 lira kredi çekerek bu sisteme geçişimi tamamladım. 24 ay vade yaptırarak da aylık olarak sistemin kendisini amorti etmesini sağladım. Aylık taksitlerim 167 lira.
Şimdi diyeceksiniz eeee? 24 ay boyunca araç kendisini amorti edeceğine göre bu sisteme geçmenin ne mantığı var?
1- eğer ki aracı düşündüğüm gibi 24 aydan fazla süreceksem bu sistem bana getirisi olacak
2- eğer ki en kötü seneryo yerine araç daha iyi tüketim değerlerine sahip olursa kendini daha erken amorti edip beni de daha çok kara geçirecek
3- eğer ki mali durumlar düzelirse (bir kaç ihtimalim var) aracın kredisini toplu kapatıp faiz kazancı sayesinde meliyeti düşürebilirim
4- eğer ki yaptığım km'de bir artış olursa sistem yine kendisini daha erken amorti edecek
tabi bir de bunun diğer eğerkileri var:
1- eğer ki lpg birim fiyatı yükselirse
2- eğer ki mali olarak beklenmedik gelişmeler olursa
Bu durumda aracı satmam gerekir. Ha bu durumda 3500 liranın nereden baksanız 2000-2500 lirası belki de daha fazlası uçar gider. Bu da işin risk kısmı.
Neyse sonuç olarak bir çok hesap kitaptan sonra Lpi sistemine geçişimi Eyüp Mar Oto'da Erdal ustanın maharetli elleri ile gerçekleştirdim. Aracı akşam bıraktım ve bir sonraki gün öğleden sonra teslim aldım. Montaj zaten basit olduğundan dolayı fazlaca bir zaman gitmedi. Eh ayar mayar yapmaya da ihtiyaç yok zaten. Sadece uzunca bir teste çıkıp aracı denemişler.
Muamelecim ile anlaşarak tüm işleri de kendilerine yaptırdım. 390 lira gibi bir para da onlara veriyorum. Kendilerinde daha önceden veridim vekalet de olduğundan noter masrafından da yırtmış oldum.
Gelelim sisteme,
Sistem stepne yerine konulan 55 lt'lik simit depo içerisinden depo içerisinde bulunan bir dalgıç pompa vasıtası ile sıvı haldeki lpg'yi önce depo içerinde bulunan (sıralı sistemden farklı olarak) ve 10 yılda bir (tank değiştirilirken değiştirilen) filtreden geçerek ,regulatöre (sıralı sistemdekinden daha küçük zira buharlaştırıcı diye bir şey yok) oradan da manifolt delinerek üzerine eklenen lpi enjektörleri ile silindirlere sıvı haldeki lpg'yi, bir çok noktadan aldığı veriyi ve araca özel olarak ayarlanmış bilgiyi işleyen kendi ecu'sundan gelen emirler doğrultusunda püskürtüyor. Bu arada pompa tarafından gönderilmiş ama püskürtülmemiş olan sıvı lpg tekrar depoya dönüyor.
Şimdi ise kullanım yorularıma (sistem hakkında bilgi devererek) geçeyim:
1- 55 litre depo sonradan ayarlanabilir olmakla birlikte 4,5 litre kadar gaz kalınca uyarı vererek ama sürücüye sormaksızın benzine geçiyor. 4,5 lt depoda kalan, %80 de doluluk hesaba katılınca yaklaşık 39,5 litre gaz alabiliyorsunuz. 2 defa benzine geçene kadar tüketim yaptıktan sonra 39,95 lt ve 40,69 litre gaz aldığımı düşünürsek hesaplar yaklaşık olarak birbirini tutuyor. Burada malum pompanın da bir etkisi var.
2- Tüketime gelirsek
2,02 liradan aldığım 39,65 litre (80,7 lira) gaz ile 436 km yol yaptım.
Buna göre 0,185 lira/km gibi bir tiketimim var.
1,97 liradan aldığım 64,83 liralık dolum ile 357,8 km yol yaptım. (gazın fiyatı da istasyondan istasyona değişiyor bu arada)
Buna göre de 0,181 lira/km gibi bir değer bulunuyor.
Bu değerlerin dışında 50 liralık gaz ile 220 km, bu 0,227 lira eder bir ölçümüm mevcut. ama bu ölçümü şimdilik hesaba katmak istemiyorum. Katmam anlamında değil tabi, ama bu tüketimi sistemi ilk taktırdığım 2 gün içerisinde aracı sürekli olarak performans bakımından deneyerek, sıkıştırarak, ara hızlanma yokuşlarda kökleme gibi haşin davranışlarla yaptım, üstüne 2 defa da sağlam bir trafiğe maruz kaldım (bu her zaman olabilir gerçi).
Başta da dediğim gibi bu değerleri kesin değerler olarak ele almak çok sağlıklı olmaz. Sadece bir fikir verebilir. Kışın değerlerin artacağı söyleniyor. Ama henüz yaz da gelmiş sayılmaz. O bakımdan sanırım ortalama bu civarda olur. Yazın düşer kışın artar. Ümit ederim (görünen de o) hasaplarımın altında olacak tüketim değerlerim.
3- Simit depo dediğim gibi 55 litre stepneden çok büyük. Bu bakımdan stepne yerine tamir kiti bile taşısam bagajımın zemini yükseldi. Depo kenarlarında oluşan boşluklara bagajda sürekli taşınan ıvır zıvırı bile koysam bir miktar düşüş yaşayacağım.
4- araç ilk çalıştırıldığında 3-4 sn kadar bagajdaki pompanın sesini bariz duyuyorsunuz. Seyir halinde ise duyulmuyor. Sadece çok sessiz ortamlarda düşük hızlarda (mesela gece, park ederken) bagajdan bir vızldama geliyor. ama bu radyötör fanından daha yüksek bir ses değil. sadece duyabiliyorsunuz.
5- Araç ilk çalıştırmada benzinle başlıyor da sonra;motorun, havanın sıcaklığı ve benzeri bir çok parametreyi de hesaplayarak 5-60 sn arası bir süre içerisinde lpg'ye geçiyor. Bunu çakmaklığın arkasına aux girişi için olan siyah kapağın üzerine monte ettirdiğim lpg-benzin geçiş düşmesi (aynı zamanda doluluk göstergesi) olan buton üzerinde görebiiyorsunuz. İlk çalıştırmada mavi olan lpg doluluk ışıkları yanıp sönüyor. alttaki benzin pompası işareti (turuncu renkli) benzine geçtiğinde sürekli olarak yanıyor.
6- Bazen araç ilk çalıştırmada marş almıyabiliyor. Bunun kesin sebebini anlayamadım. lpg pompası gücünü aküden aldığı ve ilk anda bu pompa daha güçlü çalıştığı için bir sorun çıkarıyor olabilir. bu sürekli tekrar eden bir surum değil. Servis ile görüştüğümde bu durumla karşılaşıldığı ve sadece lbir kaç lancer ve bir tane bmw 320 araçta gözlendiğini, konu ile ilgili olarak Temsa üzerinden Hollanda'daki vialle ile görüşüldüğü belirtildi. Bir ihtimal gazda kapatıldığında içeride kalan gaz sebebiyle benzinle başlamada sorun oluşmuş olabileceği söylendi. Umarım çözüme kavuşur. Zira aracın bazen de olsa ikinci defada marş alması çok hoşuma gitmiyor. İlginç olan ilk marşı ne kadar kısa tutarsanız tutun ikincide hemen marş alması. yani zor bela değil kolaylıkla ikini marşa basışta alıyor. hem de ilk marşı ne kadar uzun tuttuğunuza bakmaksınızın.
7- aracın performansında benim hissedebildiğim bir değişiklik olmadı. Otomatik vitesli olduğundan araç kendi karar veriyor sürüş karakteristiğine sonuçta. Ve bu durum aracı bir kararsızlığa ya da dengesizliğe sürüklemedi. Üstüne aracımı daha önce kullanmış bir kaç kişi performansının arttığını söylediler. Bence bir mahsuru yok
ama benim için performans çok önemli bir kriter de değil. can sıkıcı düşüşler olmasın yeter.
Şimdilik bu kadar, bir kaç tane de resim ekliyorum.
simit depo, dikkat ederseniz büyük olduğunu fark edeceksiniz
Manifolt üzerine montajlı enjektörler
lpi sistemi beyni
Sarı kapağın altında sistemin sigortaları mevcut
Sistemin beyni ile bağlantı için soket. (güncellemeler için)
regulatör
Enjektöre yakından bakış
Koruma kapatılınca görüntü
Lpg-benzin geçiş düğmesinin yeri (oturduğum yerden görünüyor)
Araç Lpg ile çalışırken
Araç benzin ile çalışırken